1982 yılında Silifke’de doğdu. 2008 yılında Mersin Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü’nden 3.’lük ödülü alarak mezun oldu. 2011 yılında Gazi Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Ana Sanat Bölümü’nde yüksek lisansını tamamladı. Bugüne kadar Ankara, İstanbul ve Mersin’de kişisel sergiler açmış olan sanatçının, Mersin Üniversitesi’nden almış olduğu iki adet 3.lük ödülü bulunmaktadır. Sanatçı, çalışmalarını Mersin’deki atölyesinde sürdürmektedir.
Ada’ nın bütün resimlerinde gerçek olan benzerliktir, bağlam olarak benzerlik dış dünyayı ona keşfettiriyor olandır. Onun dış dünyayı benzerlik olarak keşfediyor olması hakikatinin gerçeğini oluşturmaktadır.
Merkez dışında yaşamanın avantajı ya da dez avantajıyla eserler yaşanılan mekâna sıkıca sarılmıştır. Düşler Ülkesi bağlamında üretilen eserler, geçmişle bugünün ilişkisi arasında gelgitler göstererek var olurlar. Sanatçının dünyasında kargalar, kartallar, ağaçlar, zebralar, inekler, köpekler, arabalar ve sorgulanan figürler yer almaktadır. Hayatın çeşitli kesitlerinden alınarak resme dönüştürülen bu imgeler, resimlerle ve oluşturdukları kompozisyonla bir bütünlük sağlamaktadırlar. Sanatçının resimlerinde gerçeklik ile gerçeküstü kavramlar arasında hassas bir denge vardır. Gerçeküstü bağlamda yeni bir dil oluşturulmuştur.
Resimleri sanatçıya benzer çünkü boyanmış tuval vücuda göre bir benzerdir. Bu benzerlik tablolarındaki imgelerden oluşan gerçeğe müdahale eder, ona gerçeğinin imgesel dokusunu sunar. Ada’nın gözü yaşadığı dünyanın kaotik, bunalımlı dünyasından kendisini sıyırarak, düşler dünyasına hareket eder. Gözün buradaki mecrası hayalle buluşmak, yaşamak ve iz bırakmaktır. Geri dönüşünde “Göz” birikimiyle hayalini dışa vurur ve tablolarındaki mecra kendisini resim olarak izleyenle buluşturur. İzlerken izleyene referans veren Sanatçı, yaşadığı dünyanın eksikliklerini, eklentilerini ayırt ederek, mesele olarak problematiğini tuval üzerinde ortaya çıkarır. İmgenin eklentilerini içine alarak birşey olma halleriyle oluşturdukları alan, resimlerinin varlığını ve bugünün dünyasında sanatçının mecrasını oluşturur.



